13.12.13

SÜNNET'E İTTİBAYI EMREDEN 40 AYET

                                                                                                                       10. Ayet: Allah (subhanehu teala) buyurdu ki:

"Hayır, Rabbine yemin olsun ki, aralarında çekiştikleri şeylerde seni hakem yapıp sonra da verdiğin hükümden dolayı içlerinde bir sıkıntı duymadan tam bir teslimiyet göstermedikçe îmân etmiş olmazlar"(Nisa,65)                                                                                            İbn Kayyim el-Cevziyye der ki: "Noksan sıfatlardan münezzeh olan Allah (subhanehu ve teala) yeminlerin en büyüğü ile yemin etti. O da kendi adına olan yeminidir. Bu yemini şundan dolayıdır:

   İmanları sabit olmaz ve iman ehlinden sayılmazlar ta ki Allah Resulu (sallAllahu aleyhi ve sellem)'i dinin tüm hükümlerinde, kendi aralarındaki çekişmelerinde hakem tutmadıkça. (Allah subhanehu ve teala) bununla da yetinmedi, nefislerinde bir sıkıntı duymadan (Allah Resulu sallAllahu aleyhi ve sellem'in) hükmünü kabul etmeleri (gerektiğini) ilave etti.

   Şöyle ki nefislerinde hiç bir sıkıntı duymayacakları şekilde ve O (sallAllahu aleyhi ve sellem)'in hükmünü kesinlikle nefisleri sıkılmadan ve göğüsleri daralmadan razı olup kabul etmeleri gerekir.
        
   Bunu yaparken de kendini zorlayıp sıkarak değil, gönül huzuruyla kabullenmek lazım. Başkasına zorla boyun eğip, sıkarak kendini kabullendiren kimsenin durumu gibi değil.

   Bilakis efendisini seven ve kendisi için ondan daha sevgili olmayan ve kendini ona tam kabullendiren köle gibi. Çünkü o köle mutluluğunu ve kurtuluşunu efendisine, kendini kabullendirmesinde bilir.

   Kul ne zaman bu durumu böyle bilir ve O (sallAllahu aleyhi ve sellem)'in emirlerine itaat ederse o zaman kalbinde bulunan bütün illetler ona boyun eğer. Ve bu kabullenme ve emre itaat ile kurtuluşa ve ebedi saadete kavuşacağını bilir." (Risalet'ut-Tebukiyye, İbn Kayyim el-Cevziyye)

   İbn Kesir şöyle der: "Allah (subhanehu ve teâlâ):  "Hayır, Rabbine yemin olsun ki, aralarında çekiştikleri şeylerde seni hakem yapmadıkça îmân etmiş olmazlar." buyurarak kendi şerefli, mukaddes zâtına yemînle ifâde buyuruyor ki, bütün işlerde Allah Resulu'nu hakem yapmadıkça hiç kimse gerçekten îmân etmiş olmaz.

   O'nun verdiği hüküm gizli ve açık her zaman bağlanılması vâcib olan hak ve gerçektir.  Bunun içindir ki, Allah (subhanehu ve teala): "Sonra da verdiğin hükümden dolayı içlerinde bir sıkıntı   duymadan   kendilerini tam bir teslimiyet göstermedikçe..." buyurmuştur.                                                                                                                                                                                
   Yani seni hakem ta'yîn ettiklerinde; içlerinden sana itaat ederler. İçlerinde senin verdiğin hükme karşı herhangi bir sıkıntı duymazlar. İç ve dışlarıyla bu hükme uyarlar. Bir karşı koyma, bir müdâfaa ve münâkaşa olmaksızın bütünüyle bu hükme teslim olurlar." (Tefsir'ul Kur'an'il Azim, İbn Kesir)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder